Trending searches
Türkiye
Osmanlı Dönem
Ülkemizde, özürülerin sorunlarını, 1990'lı yıllara kadar Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu tarafından sağlanan bakım ve barınma hizmetleri dışında ayrıca ele alınmamış, geleneksel yapı içinde , anaevi yöntemlerle çözülmeye çalışılmıştır.
Ülkemizde özürlülere yönelik ilk geniş çaplı yassal hareket 3 Aralık 1996 tarihinde, Türkiye Büyük Millet Meclisi'de kabul edilmiş olan 4216 sayılı Yetki Kanunu ile başlatılmıştır.
Tarihsel süreç içerisinde ükemizde engellilerle ilgil ilk örgütlü çalışmara 1889 yılında başlamıştır.
Türkiye tarihinde engellilere yönelik ilk tedavi ve rehabilitasyon merkezleri Osmanlı döneminde bimarhane adıyla hizmet veriyordu.
Ülkemizde, sosyal yardımların devlet tarafından müesseseleştirilmesi ilk kez II. Abdülhamit döneminde, Darülhayr-ı Ali’nin kurulması ile başlatılmıştır. 1903 yılında Abdülhamit'in tahta çıkışının yıldönümü nedeniyle açılan Darülhayr-ı Ali, 22 Ağustos 1909 yılında kapatılmış, Meşrutiyet döneminde kimsesiz çocuklar için Darüleytamlar açılmıştır. Bu kurumların yetersiz kalması üzerine 1917’de Himaye-i Etfal Cemiyet-i (Çocuk Esirgeme Kurumu) kurulmuştur.
Amerika
Dünya Tarihi
Erken sömürü dönemi Amerikası'nda koşullar rehabilitasyon programlarını gelişmsine henüz elverişli değildi. Sömürgeciler topraktan ancak geçinebiliyor, engellik ise Tanrı'nın cezalandırılmasının sonucu olarak görülüyordu.
Ülkede sağırlara eğitim sunan ilk okul, 1817 yılında Hartford, Connecticut'ta Thomas Gallaudet tarafından açılmıştır.
İlk körler okulu ise 1832'de Massachussets'de kurulmuştur.
1848'de, Barge Massachussets'te, bilişsel engelli çocuklar için ilk yatılı okul kurulmuştur.
Eski Mezopotamyadan elde edilen bilgilere göre , o devirlerde devlet kurumlarında, tapınaklarda , hafif engellileri, sağırları ve körleri çalıştırmışlar ve toplumla böylece kaynaşmalarını sağlamışlar. Hatta içlerinden bazıları yüksek idari görevlerde bulunmuş.
Milattan 45 bin yıl önce engelli insanlara ait ilk bulgular Kuzey Doğu Irak da yapılan kazılarda ortaya çıkıyor. M.Ö. 45 bin yıllarında yaşadığı düşünülen 35-40 yaşında birinin kalıntılarından ağır engelli olduğu saptanıyor
5378 Sayılı Özürlüler Kanunu’na göre özürlü: Doğuştan ya da sonradan herhangi bir nedenle bedensel, zihinsel, ruhsal, duyusal ve sosyal yeteneklerini çeşitli derecelerde kaybetmesi nedeniyle toplumsal yaşama uyum sağlama ve günlük gereksinimlerini karşılama güçlükleri olan ve korunma, bakım, rehabilitasyon, danışmanlık ve destek hizmetlerine ihtiyaç duyan kişi olarak tanımlanır.
Eski Mısır
Ortaçağ
Kronik Hastalıklarla Sosyal Hizmetler
Ya şeytan girmesi ya da Tanrı'nın cezalandırması olarak görülmüştür. Hayırseverlik ve insani yardım modern Yahudi-Hıristiyan değerleri, kısmen de kötü ekonomik koşulların etkisiyle, bu dönemde yoktu. Akıl hastaları hala içine şeytan kaçmış diye görlüyor, şeytanları kaçırıp çıkarmak için işkence kullanımı savunluyor ve kullanılıyordu.
Eski Yunanlılar
M. Ö. 11 ve 12. yüzyılladak eski Mısırda, okullarda verilen ders kitaplarında şöyle bir bölüme rastlanmış:
Bir körle gülüp alay etme.
Bir cüceyi aşağılama.
Ağır felçli bir insanın durumunu daha da zorlaştırma.
Tanrı'nın yarattığı zeka engelli bir insanla alay etme.
ile ilgili endişeleri için güven ortamı oluşturulmalıdır.
DİĞER NEDENLER
Engelliler toplumda gerek doğuştan gerek sonradan oluşan sebeplerle sürekli var olmuşlardır.
Bu kişiler toplumun diğer bireylerine göre çeşitli nedenlerle farklı muameleye tabi tutulmuşlardır. Engelliler 19. yy’ ın son çeyreğinde sosyal politikalara konu olmaya başladılar.
Çeşitli dönemlerde farklı yaklaşımlar ve bakış açıları ile ele alınan özürlülük olgusu günümüz dünyasında artık dezavantajlı bir grup olarak ele alınmaktadır.
Kronik Hastalıklar
Beden ve ruh birliği felsefesini desteklemişler, birindeki yaranın ötekinde ki yarayı gösterdiğine inanmışlardır. Bu felsefe, engellilere yönelik olumsuz tutumlara yol açmıştır.
Yüzyıllar sonra Romalılar da "üretken değil" diye gördükleri bazı engelli insanları infaz etmişlerdir. Antik tarihte, bilişsel engellileri ihtiyaçlarını karşılamak için neredeyse hiçbir düzenli çaba gösterilmemiştir.
Kronik ya da süreğen, müzmin:Vücudun herhangi
bir parçasında var olan, uzun süreli devam eden, kimi zaman hayat boyu düzelmeyen ve tedavi imkânları daha sınırlı kabul edilen hastalık türüdür.
Türleri
DOĞUM ÖNCESİ VE DOĞUM DÖNEMİ NEDENLERİ
Epilepsi(sara)
Astım
Diyabet
Hemofili
Yanıklar
Tüberküloz
Romatizma
Ruhsal davranış bozulukları
Kroner kalp hastalığı
Koah
Kan Hastalıkları
Kalp-Damar Hastalıkları
Sindirim Sistemi Hastalıkları
İdrar Yolları ve Üreme Organı Hastalıkları
Cilt ve Deri Hastalıkları
Kanserler
Endokrin ve Metabolik Hastalıklar
Ruhsal Davranış Bozuklukları
Sinir Sistemi Hastalıkları
HIV
Dil ve Konuşma Engeli
İşitme Engelinin Tedavi Yöntemi
Konuşma bozukluğu, organik ya da görevsel
nedenlerle konuşmanın anlaşılmasını güçleştirecek biçimde değişkenlik göstermesi durumudur.
Türleri
İşitme Engellilerin Belirtileri
Ortopedik Engelliler
arkadan seslenildiğinde duymakta zorluk çekme
-AFAZİ -DİSLEKSİ
-GECİKMİŞ KONUŞMA -KEKEMELİK
-DİZARTİ -SES BOZUKLUĞU
Kişinin eğitim ve iş yaşamındaki performans
ve başarısını etkileyen, doğuştan ya da daha sonradan oluşan tüm tedavi ve önlemlere karşın sinir sistemi, kas, eklem ya da iskelet sisteminin normal çalışmasının sağlanamadığı durumdur.
Engellilik Çeşitleri
İşitme Engelliliğinin Nedenleri
İşitme Engelliler
Kulağın duyma görevini yeterince yerine getirememe haline "işitme kaybı" denir.
Zihinsel Engel Çeşitleri
Bireyin herhangi bir frekansta verilen sesi işitmemesi durumunda "işitme engeli" var demektir.
Duyma yetisini tamamen yada
kısmen kaybetmiş kişilere "İşitme engelli" denir.
Ben aştım bedenimdeki tüm engelleri
Öylesine özgürüm ki düşlerimde,
Bakma bana öyle acıyan gözlerle,
Sen de engelli adayısın,
Her an her saniye...
Down Sendromu
Engel Dereceleri
1. Asperger Sendromu
2. Atipik
3. Dandy-Walker Sendromu
4. Debilite
5. Down Sendromu
6. Epilepsi (Sara Hastalığı)
7. Fenil Ketonüri
8. Frajil X Sendromu
9. Gilles De La Tourette Sendromu
10. Hiperleksi
Down Sendromu ilk kez İngiliz hekim John Langdon Down tarafından 1866'da sistematik bir şekilde sınıflandırılmış ve sendrom olarak tanılanmıştır. Sendrom, doktorun ismi olan "Down sendromu" olarak söylenmeye başlamıştır. 1959'da Jérôme Lejeune tarafından 21. kromozomun trizomisi olduğu tanımlanmıştır.
Görme Engelliler
Otistiklerde, etkilenme dereceleri değişse de, aşağıdaki ortak belirtiler görülür;
-Sosyal ilişkilerde güçlük Konuşma güçlüğü
-Sessiz iletişimde zorlanma
-Oyun oynama ve hayal gücünü kullanmada zorlanma
-Değişikliklere karşı tepki ve direnç gösterme
Otizmin tipik özellikleri
Otistik Bir Çocuk;
Down sendromu gebelik sırasında ya da doğumda
tanımlanabilen bir rahatsızlıktır. Down sendromuna her 800 ile 1000 doğumda 1 oranında rastlanır; istatistikler anne yaşının artışıyla bu oranın yükseldiğini göstermiştir, diğer etkenlerin payı küçüktür.
Eğitim Alınan Alanlar
-Başkalarına karşı ilgisizdir.
-Göz temasından kaçınır.
-Başkaları ile kendiliğinden iletişim kurmaz.
-İsteklerini bir yetişkinin ellerini kullanarak belirtir.
-Diğer çocuklarla oynamaz.
Otizim
-Sürekli bir konu üzerinde konuşur.
-Sebepsiz şekilde ağlar, güler ve sebepsiz davranışlarda bulunur.
-Anlamsız sözleri üst üste tekrarlar.
-Nesneleri tutup sürekli döndürmekten hoşlanır. Değişikliklerden hoşlanmaz.
-Yaratıcılık gerektiren oyunları oynayamaz.
-Bazıları yaratıcılık gerektirmeyen bazı işleri oldukça hızlı ve iyi yapar.
Bazen anne karnında çeşitli
sebeplerden dolayı, bazense bir hastalık yada bir kazadan dolayı gözümüzün görme işlevini kaybetmesi durumunda görme yeteneğini kaybetmiş kişiler için "GÖRME ENGELLİ" denir.
Otizm spektrum bozukluğu, doğuştan
gelen ya da yaşamın ilk yıllarında ortaya çıkan karmaşık bir nöro-gelişimsel bozukluktur. Otizmin, beynin yapısını ya da işleyişini etkileyen bazı sinir sistemi sorunlarından kaynaklandığı sanılmaktadır. Bu metinde otizm spektrum bozukluğu için kullanım kolaylığı nedeniyle zaman zaman otizm terimi kullanılmıştır.
11. Mental Retardasyon
12. Mikrosefali
13. Multipl Skleroz (MS)
14. Otistik Engelliler (Otizm)
15. Reaktif Bağlanma Bozukluğu (RAD)
16. Rett Sendromu
17. Robert Sendromu
18. Serebral Palsi - Cerebral Palsy - CP (Beyin Felci)
19. West Sendromu (İnfantil Spazm)
20. Zihinsel Öğrenme Yetersizliği
Zihinsel Engelliler
Gelişim süreci içerisinde genel zihinsel
işlevlerde normallerden önemli derecede gerilik, bunun yanında uyumsal davranışlarda yetersizlik gösterme durumu olarak tanımlanmıştır.
Zihinsel gelişim yetersizliğinden dolayı, bireyin eğitim performansının ve sosyal uyumunun olumsuz yönde hafif-orta-ağır düzeyde etkilenmesi durumunu ifade eder.
ENGELLİLİK ENGEL DEĞİL!
LOKMAN AYVA
AŞIK VEYSEL ŞATIROĞLU
METİN ŞENTÜRK
Sosyal Hizmet Tarihi
Danışman: Doç. Dr. M. Zafer DANIŞ
1966 yılında Başköy köyünde (Konya) üç çocuklu bir ailenin en küçük çocuğu olarak dünyaya geldi. 11 yaşında geçirdiği menenjit nedeniyle görme yeteneğini kaybetti.TBMM'ye girmiş ilk görme engelli milletvekilidir. Türkiye'yi Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi'nde temsil eden milletvekillerinden birisidir ve Avrupa Konseyi'nin de ilk görme engelli üyesi olmuştur.
Aşık Veysel Şatıroğlu, 1894 yılında Sivas'ın Şarkışla ilçesine bağlı Sivrialan köyünde dünyaya geldi.[1] Annesi Gülizar, babası "Karaca" lakaplı Ahmet adında bir çiftçiydi.[1] Veysel'in iki kız kardeşi, yörede yaygınlaşan çiçek hastalığına yakalanarak yaşamlarını yitirdi.[1] Ardından Veysel de yedi yaşında aynı hastalıktan dolayı iki gözünü de kaybetti.
Şentürk, 16 Mayıs 1966 tarihinde Fatih, İstanbul'da doğmuştur. Üç yaşındayken geçirdiği trafik kazası sonucunda gözlerini kaybetmiştir. Öğrenim hayatına İstinye'de bulunan, körler için eğitim veren okulda başlamıştır.
ŞAFAK PAVEY
Topal Osman
10 Temmuz 1976 da Ankara dadoğmuştur ve Türk diplomat ve siyasetçidir. İsviçre Zürih'te, Cenevre Üniversitesi'nde sanat eğitimi aldığı dönemde beyin tümörü teşhisi konulmuş arkadaşını trene bindirmeye çalışırken geçirdiği bir kaza sonucu sol kol ve bacağını kaybetmiştir.şu an CHP den milletvekili olarak engelli haklarını aramak için mücadele etmektedir.
Giresun da 1883 yılında doğan Topal Osman, Balkan Savaşlarında yaralanarak bir ayağından sakat kalmasına rağmen 1. Dünya savaşına katılmış ve koltuk deneği ile Kafkaslarda büyük yararlılıklar göstererek Kurtuluş Savaşında da “Topal Osman” namıyla ün yapmıştır.
Beethoven
Nihat Demir
YATILI VE GÜNDÜZLÜ BAKIM HİZMETİ
1770-1827 yılları arasında yaşayan Ludwing Van Beethoven, gittikçe artan işitme engeline rağmen müzikte bugün bile dinlenen meşhur eserler vermiştir. Sağır olmasına rağmen 9. Senfonisini yazmış ve bu eseri seslendirirken bile orkestrayı yönetmeye kalkmıştır. Konseri dinleyenler Beethoven’i ayakta alkışlar.
Özel Eğitim Hizmetleri
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının 2006 tarihli
26244 sayılı Bakıma Muhtaç Özürlülerin Tespiti ve Bakım Hizmeti Esaslarının Belirlenmesine İlişkin Yönetmelik: Bu yönetmeliğin amacı bakıma muhtaç özürlülerin bildirimi, tespiti, değerlendirilmesi ile bakım hizmetlerine, bakım ücretlerine ve ödemelerine ilişkin usul ve esasları belirlemektir.
Rehabilitasyon Hizmetleri
26 Ekim 1977 de Bursa da doğdu ve bedensel engelli Türk maratoncu.İki yaşında geçirdiği çocuk felci nedeniyle ayaklarını kullanamaz hale geldi. Liseyi bitirdikten sonra gazeteci bir ağabeyi tarafından atletizm sporuna yönlendirilmesiyle spor hayatına başlamış oldu. Ortopedik engelli olmasına rağmen atletizm ve özellikle maraton dalında çalışarak Türkiye'de ilkleri başlatan sporculardan olma şansını yakaladı
Özel gereksinimli bireyler için; sağlık, tedavi , rehabilitasyon,
eğitim ,mesleki eğitim , istihdam, sosyal güvenlik ,ve toplumsal
yaşama gereksinimleri karşılanmaya çalışılmaktadır.
Gündüzlü hizmetler, bakıma
muhtaç kişinin kendisine olan saygısını arttırarak güçlenmesini bağımsız yaşamasına yardım ederek yaşam kalitesinin yükseltilmesini amaçlar. Özürlünün toplumla bağlarını koparmadan sosyal, eğitsel, mesleki ve serbest zaman değerlendirme faaliyetleri aracılığıyla gelişmelerine destek olur.
Stephen W. Hawking (Bilim Adamı)
KİM PEEK
Rehabilitasyon hizmetleri; hastalık ve kazalara bağlı olarak gelişen kalıcı bozukluklar ve sakatlıkların günlük hayatı etkilemesini engellemek ya da bu etkiyi en aza indirmek, kişinin bedensel ve ruhsal yönden başkalarına bağımlı olmadan yaşamasını sağlamak amacıyla düzenlenen sağlık hizmetleridir.
Türkiye’de 83 tane rehabilitasyon merkezi vardır.
1942 yılında doğan Hawking, ALS hastasıdır; tedavisi mümkün olmayan bu hastalık sayesinde evrenin sırlarını anlatan kitaplara ve bilimsel çalışmalara imza atmıştır.
Bu hastalıkta beyin sağlam kalmasına rağmen bütün vücut çöker. Başarı kültüründe “Beynin sağlam ise vücudunun neresi engelli olursa olsun, başarıyı yakalarsın” genel inancı, adeta Hawking’de anlam bulur. Doktorlar birkaç yıl ömür biçmesine rağmen elli yıla yakın zamandan beri yaşam mücadelesine bilimsel çalışmaları ile devam eder Hawking…
Peek makrosefali ile birlikte beyincikte ve korpus kallozum yokluğu teşhisiyle doğmuştur. Bu durum nöronların olandışı bağlanmasına ve hafıza kapasitesinin artmasına yol açmıştır. Fran Peek'e göre Kim 16-20 aylıkken etrafındaki şeyleri ezberlemeye başlamıştır. Kitapları okuyup ezberledikten sonra rafa ters koyarak kitabı bitirdiğini göstermektedir. 1 saat okumadan sonra okuduklarının neredeyse hepsini ezbeleyebilen Peek'in 15 farklı alanda 12.000 kitabı ezberlediği düşünülmektedir.19 Aralık 2009 da vefat etmiştir.
TÜRKİYE’DE ENGELLİLERE VERİLEN HİZMET MODELLERİ
TOPLUM TEMELLİ BAKIM
Bu hizmetler iki grupta incelenir:
a) Tıbbi rehabilitasyon: Kişideki bedensel engellerin cerrahi veya tıbbi müdahaleler ile düzeltilmeye çalışılmasıdır. Bu işlemle hekim ve diğer sağlık personeli tıbbi yönden kişiye iş gücünü yeniden kazandırmaya çalışırlar.
Evde Bakım Hizmeti
b) Sosyal (mesleki) rehabilitasyon:
Engellerinden dolayı çalışamayan kişilere başvurabilecekleri doğrultuda iş bulma, iş öğretme ve işe uyum sağlama çalışmalarıdır.
Müracaatçı odaklı toplum temelli bakım olarak adlandırılan, sosyal hizmet odaklı bu yaklaşım bakıma gereksinim duyan bireye, bağımsızlığını koruması ve kendi ayakları üzerinde durabilmesi için gerekli bilgi ve sosyal yaşam becerileri kazandırma, yaşamını kendi evinde sürdürebilmesi için gereksinim duyduğu destek ve yardımları sunma ve sosyal işlevselliğini yerine getirebilmesi için çalışma, rekreasyon ve diğer olanaklardan yararlanmasını sağlama amacına yönelik olup ekip çalışmasını gerektiren bir hizmet modelidir
20.yy ortalarında toplu bakım kurumları ,
huzurevleri gibi kuruluş ve hizmet modelleri azalmış ve yaşlı veya özürlü bireyin bildiği ortam olan evinde bakımının desteklenmesi olarak bilinen evde bakım modeli gelişmeye başlamıştır.
Sağlık Bakanlığı’nın 2005 tarihli 25751 sayılı
Evde Bakım Hizmetleri Sunumu Hakkında Yönetmelik çerçevesinde hizmet verilmeye başlanmıştır.
Toplum Düzeyinde Sosyal Hizmet Uygulamaları
BU ÖDEVİ SUNMAMIZA FIRSAT VERDİĞİNDEN DOLAYI SAYIN DOÇ. DR. MEHMET ZAFER DANIŞ’A TEŞEKKÜRLERİMİZİ SUNUYORUZ.
Engelliliğin nedenlerini önleyici çalışmalar yapar ve bu konuda toplumu ve kamu görevlilerini bilinçlendirir.
Engelliler ve ailelerinin aktif bir yardımlaşma içinde bulunmaları, birlikte daha bilinçli ve etkin bir mücadele vermeleri için örgütlenmelerini teşvik eder.
Bu bağlamda, onları dernek ve vakıf kurmaları için özendirir.
Engellilere yönelik yanlış anlayış ve önyargıların değiştirilmesine yönelik çalışmalar yapar.
Bu çerçevede açık oturumlar, paneller düzenler; broşür hazırlar; sergiler açar; basın ve kitle iletişim araçlarını harekete geçirir.
Engellilik alanında araştırmalar yapar ve bu araştırmaların sonuçlarını ilgili hizmet birimlerine bildirir.
Bu yolla hizmet birimlerinin politikalarını etkilemeye çalışır.
Engellilere yönelik bir takım ayrıcalıklar ve hizmetler sağlanması ve bunlarla ilgili yasal düzenlemelerin yapılması konusunda kamuoyu oluşturur ve ilgili kamu kuruluşlarını etkiler.
Engellilere kolaylık sağlayan bir toplum ortamı oluşturulması için sosyal planlama görevini yürütür.
Engelliler ve aileleri için uzun süreli hizmet ve desteğin planlanması ve koordinasyonunda yardımcı olur.
Engellilerin vatandaşlık haklarıyla ilgili sorunlarında savunuculuk rolünü üstlenir.
Ailelere yönelik hizmetlerin geliştirilmesi ve kendi haklarının savunucusu olmaları için onları eğitir.
SOSYAL HİZMET UZMANLARININ ROLÜ
Sosyal hizmet uzmanlarının uygulama yaptığı alanlardan biri de “Engellilik”tir.Engelliler le çalışan sosyal hizmet uzmanlarının koruyucu-önleyici, iyileştirici-geliştirici ve rehabilite edici fonksiyonları vardır.
Sosyal Destek
Sosyal destek, “insanın stresli bir olaya egemen olmasını ve onunla başa çıkmasını kolaylaştıran sosyal çevreden gelen bir geri bildirim ” dir.
Engelliler için gerekli olan sosyal desteği aile üyeleri, yakın arkadaşları ve meslek sahibi kişiler sağlar.
Meslek sahibi kişiler arasında sosyal hizmet uzmanları da yer almaktadır.
Sosyal hizmet uzmanları engellilere yardımcı olduğu kadar, ailelerine de yardımcı olur.
Sosyal destek türlerini sınıflandırma konusunda çeşitli görüşler vardır.
Bunlar: duygusal sosyal destek, bilgisel sosyal destek ve elle tutulur sosyal destek tir.
Elle Tutulur Sosyal Destek
Duygusal Sosyal Destek
Yoksul engellilere protez, tekerlekli sandalye vb. alınması için girişimlerde bulunur.
Yoksul engellilerin gerekli ilaçları almaları için ilgili kuruluşlara başvurur.
Yoksul Engellilere parasal yardım sağlayan çeşitli kuruluşlardan engellileri yararlandırır. Bunun için Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı, Sosyal Yardımlaşmayı Teşvik Fonu, Kızılay, Yardım Sevenler Derneği, Vakıflar Genel Müdürlüğü vb. gibi kuruluşlara başvurur.
Yoksul Engellilerin yasaların sağladığı haklardan yararlanmaları için girişimde bulunur.
Bilgisel Sosyal Destek
Engellilere ve ailelerine gereksinim duydukları bilgileri aktarmak için sosyal hizmet uzmanı şu işlevleri yerine getirmeye çalışır:
Engellilere ve ailelerine engelin psiko-sosyal boyutları hakkında bilgi verir.
Engellileri ve ailelerini engellilik sonucu ortaya çıkan sıkıntıları ile başa çıkmakta kullanacakları teknikler hakkında bilgilendirir.
Engellilerin ailelerine, özürlü üyeye tutumlarının onun gelişimini nasıl etkileyeceği konusunda bilgi verir.
Düşüncelerimiz bazen tek engelimizdir.
© 2020 Prezi Inc. Terms & Privacy Policy